Voadent
Dental İmplant Uygulamaları
Dental implantlar diş eksikliklerinin giderilmesinde kullanılan, diş kökünü taklit eden, titanyumdan yapılmış, vida formundaki yapılar olarak tanımlanırlar. Tek diş eksikliklerinde hastanın komşu dişlerine işlem gerektirmeksizin, çoklu diş eksikliklerinde ise hastanın hareketli bir protez kullanmasına gerek bırakmaksızın tedavi sağlarlar.
Dental İmplant (Diş İmplantı) Uygulamaları
Dental İmplant Tedavisi Nasıl Yapılır?
Lokal anestezi altında gerçekleştirilen implant operasyonunda dişetine gerçekleştirilen küçük bir kesi ile kemik içerisine atravmatik yöntemlerle bir yuva hazırlanılarak implant yerleştirilir. Operasyon bölgesi birkaç dikiş ile kapatılır. Uygun şartlar altında 15 dk gibi kısa zamanda işlem tamamlanabilmektedir. İşlem süresince ve sonrasında herhangi bir ağrı gözlenmez. Operasyon sonrası kullanılan bir takım ilaçlarla hastanın oluşabilecek konforsuzlukları tamamen giderilir. Dikişler operasyondan 1 hafta sonra alınır ve implantların 2-3 aylık kemik ile entegrasyon sürecinin tamamlanması beklenir. Ardından diş eksikliğini giderecek protezlerin yapımı için ölçü aşamasına geçilir. İmplant yapımı için kemik miktarının yetersiz olduğu durumlarda implant operasyonu öncesi veya sırasında kemik arttırmaya yönelik bir takım ek prosedürler uygulamak gerekebilir. Bu gibi durumlarda entegrasyon süresi 4-6 aya kadar uzayabilir.
All on Four Uygulamaları
All on Four Uygulaması Nedir?
Tüm dişlerini kaybetmiş hastalarda belli konum ve açılarda yerleştirilmiş 4 implant ile bir çeneye ait tüm diş eksikliklerini gidermeyi sağlayan cerrahi bir implant uygulamasıdır. Özellikle uzun yıllardır tam diş protezi (Total) kullanan, istenilen fonksiyon ve konforun elde edilemediği hastalarda, klasik yöntemlerle implant planlaması yapmanın mümkün olmadığı durumlarda ''all on four'' tercih edilir. Ayrıca ileri cerrahi tekniklerle kemik arttırımı ya da sinüs yükseltmesine de ihtiyaç duymayan bir operasyon tekniğidir.
All on Four Uygulaması Nasıl Yapılır?
Operasyon öncesi alınan 3 boyutlu diş tomografileri ile mevcut kemik seviye ve çapları, sinüs ve sinir dokusu gibi oluşumların yerleri belirlenerek yerleştirilecek olan implantların konum ve açıları belirlenir. Gerçekleştirilen lokal anestezi ardından çekilmesi gereken dişler varsa uzaklaştırılır ve bilgisayar ortamında hazırlanmış rehber plaklar yardımıyla implantlar kısa süre içerisinde istenilen konumlarına yerleştirilir. Operasyon alanının birkaç dikiş ile kapatılması ardından implantların ağız içerisine açılan kısımlarına yerleştirilen özel başlıklar ile ölçü alınarak 24 saat gibi kısa bir süre içerisinde protezler ağız içerisine sabit bir biçimde uygulanır. Bir hafta sonrasında bölge dikişleri alınarak daimi restorasyonlar için implantların kemik ile bütünleşme sürecinin tamamlanması (2-3 ay) beklenir.
Kemik Arttırma ve Sinüs Yükseltme (Sinüs Lifting) Uygulamaları
Kemik Arttırma ve Sinus Yükseltme (Sinüs Lifting) Uygulamaları Nelerdir?
Diş eksikliği olan bölgelerin implant ile tedavisi için yeterli kemik olmadığı durumlarda gerçekleştirilen ileri cerrahi yöntemlerdir.
Kemik Arttırma ve Sinus Yükseltme (Sinüs Lifting) Uygulamaları Nasıl Yapılır?
Materyal olarak hastanın kendisinden elde edilen kemik dokusunun ya da dışarıdan hazır olarak alınan çeşitli kemik tozu materyallerinin kullanılması ile gerçekleştirilirler. Günümüz modern yöntemleri kemik eldesi için ikinci bir cerrahi alana gerek duyulmaksızın bu tedavilerin gerçekleştirilmesini sağlamaktadır. Uygulanan kemik materyallerini çoğunlukla bir izolasyon materyali olan membranlar ile örtülemek ve bu membranları pin dediğimiz titanyum vidalar ile sabitlemek gerekmektedir.
Üst çenede kafatası içersinde yer alan sinüs adı verilen boşlukların sarkması sebebiyle dikey yönde kemik yetersizliği görülen durumlarda, sinüs sınırları hassas cerrahi tekniklerle yükseltilerek implant uygulaması yapılabilecek seviyeye getirilebilmektedir. Sinüs membranı adı verilen ince zar dikkatli bir şekilde yukarı itilerek altına çeşitli biyomateryaller uygulanır ve membranın bu konumda kalarak uygulanan materyallerin bu bölgede oluşması beklenen yeni kemik için yer tutması istenir. Önceleri travmatik tekniklerle kafatası yan duvarlarına kemik pencereleri açmayı gerektiren bu işlemler günümüzde Piezocerrahi yöntemlerle küçük delikler içerisinden implant yerleştirme cerrahisi ile aynı anda yapılabilmektedir. Bir yandan da hastanın kendi kanından elde edilen CGF (Konsantre Büyüme Faktörü) adı verilen materyaller kemik tozu yerine kullanılabilmekte ve herhangi bir yabancı cisim reaksiyonu yaratmaksızın hızlı bir iyileşme elde edilebilmektedir.
İmplant Çevresi Hastalıkları ve Tedavisi
İmplant Çevresi Hastalıklar Nelerdir?
İlk aşamada yalnızca çevrelerindeki yumuşak dokuda kanama ile karakterize Peri-implant Mukozitis adı verilen hastalık oluşur. Peri-implant mukozitis tedavi edilmediği takdirde kemikte yıkımla karakterize Peri-implantitis’e geçiş yaparak implant kaybı ile sonuçlanabilecek bir sürece iler.
İmplant Çevresi Hastalıklar Neden Oluşur?
Yerleştirilmelerini takiben sorunsuz bir iyileşme süreci ardından fonksiyona getirilen implantlar doğru ağız bakımı alamadıklarında tıpkı doğal dişlerde olduğu gibi çevrelerinde hastalıklar gelişebilmektedir. İmplantın yerleştirilmesi esnasında yanlış konumlandırılması, implant çevresini sarması gereken kemik miktarının yeterli olmaması, implant çevresinde ağız bakımı yapmaya elverişli yumuşak dokunun olmaması, implant çevresinin temizliğine elverişli olmayan üst yapı bulunması gibi etkenler implant çevresi hastalıkların görülmesine sebep olurlar.
İmplant Çevresi Hastalıkların Belirtileri Nelerdir?
Tıpkı dişeti hastalıklarında olduğu gibi implant çevresi hastalıklarda da ilk belirti implant çevresinde kanama varlığıdır. İltihaba işaret eden bu bulgu yumuşak dokuların daha koyu kırmızı renkte ve şiş olması ile karakterizedir. İlerleyen dönemlerde implant çevresi doku ve implant arasından koyu renkli iltihabi sıvı çıkışları ve koku varlığı gözlenir. Bu aşama implant çevresinde ileri seviyede kemik yıkımı varlığına işaret eder. Artan kemik kaybı implantın kaybı ile sonuçlanır.
İmplant Çevresi Hastalıkların Tedavisi Nasıl Yapılır?
Peri-implant mukozitis aşamasındaki implantlar tıpkı doğal dişler çevresinde gözlenen basit dişeti iltihabı gibi anti-enfektif uygulamalarla rahatlıkla tedavi edilebilir. Peri-implantitis aşamasındaki implantlarda ileri cerrahi tedaviler tercih edilmektedir fakat her zaman başarılı sonuçlar alınamayabilmektedir. Bu gibi durumlarda bazen implantın ağız ortamından uzaklaştırılmasına dahi gerek duyulabilir.
Sık Sorulan Sorular
Kontrol altında olmayan sistemik hastalık varlığı, yakın zamanda alınmış kemoterapi ve radyoterapi hikayesi ve kemik metabolizmasını etkileyen hastalık veya ilaç kullanımları implant operasyonu gerçekleştirilmesinde engel teşkil eder. Bu durumlar dışında implant uygulamaları herkese gerçekleştirilebilir.
Büyüme gelişimi tamamlanmamış bireylerde implant uygulanması doğru değildir. Bu yaş sınırını erkeklerde 17-18, kadınlarda ise 16-17 olarak düşünebiliriz. Bu sınırın üzerindeki her uygulama mümkündür.
Kontrol altında olmayan diabet hastalarında implant operasyonu oldukça risklidir. Ancak hastalık kontrol altında ve HbA1c seviyesi normal değer aralığında ise güvenle uygulanabilmektedir.
Sigara kullanan hastalarda implantların iyileşme süreci oldukça kötü etkilenmektedir. Yapılan araştırmalar sigara kullanan hastalarda implant kaybının kullanmayan hastalara göre çok daha fazla olduğunu ortaya koymaktadır.
İmplantların yapımında kullanılan titanyum, dokular ile barışık biyouyumlu bir materyaldir. Alerji geliştirmesi söz konusu değildir.
İmplant uygulaması ve kanser arasında herhangi bir bağlantı olduğuna dair herhangi bir bilimsel yazın bulunmamaktadır.
Üç boyutlu görüntüleme yardımıyla planlanmamış implant uygulamaları kesinlikle önerilmemektedir.
Kemik hacminin yetersiz olduğu durumlarda hastanın kendisinden alınan kemik dokusu ya da dışarıdan hazır olarak alınan kemik tozları ile bazen de her ikisinin birlikte kullanımı ile kaybedilmiş kemik dokusunu kazanmak mümkün olabilmektedir. Bu kemik kazanımına yönelik işlemler belli şartlar altında implant operasyonu ile aynı anda gerçekleştirilebilmektedir. Bu şartların sağlanamadığı durumlarda ise öncelikli olarak kemik yapımı sağlanır ve implant yapımına kadar 6-9 ay kadar iyileşme beklenir.
İmplant yerleştirilmesi için sistemik ya da bölgesel herhangi bir engel yok ise tüm diş eksikliklerinde güvenle uygulanabilir.
Çoklu diş eksikliklerinde implantların yerleşimlerini çoğunlukla köprü oluşturacak şekilde planlamak çok daha doğru bir tedavi planıdır. Belli durumlarda 2 eksik dişin yerine tek implant uygulanması dahi tercih edilebilir.
İhtiyaç duyulan implant sayısı vakadan vakaya ve planlamadan planlamaya farklılık gösterebilmektedir. Genel bir formüle oturtmak doğru değildir.
İmplant operasyonlarında bölge bölge ilerlenebileceği gibi, her bir çeneye ait operasyonlar tek seferde de gerçekleştirilebilmektedir. Önemli olan konu hasta konforunun operasyon anında ya da sonrasında etkilenmemesidir.
Operasyon sonrası hafif derecede şişlik ve dışa vuran renk değişiklikleri olabilmektedir. Ancak hekiminizin talimatları doğrultusunda kullanacağınız ilaçlar ve soğuk uygulaması şikayetleri çok büyük ölçüde ortadan kaldıracaktır.
Çeşitli sistemik durumlarda ve İleri seviyede endişe duyan hastalarda operasyonu genel anestezi altında gerçekleştirmek tercih edilebilmektedir.
Belli durumlar haricinde geçici protez uygulaması çoğunlukla yapılabilmektedir. Günümüzde daimî protezleri dahi aynı seansta yerleştirmek mümkün hale gelmiştir.
Belli şartlar altında çekim sonrası hemen implant yerleşimi, hatta hemen kuronu (dişin üst kısmı) da yerleştirmek mümkün olabilmektedir.
Günümüzde belli şartlar karşılanıyor ise implantın yapıldığı seans dahi geçici kuronu yerleştirmek mümkün olmaktadır. Bu durum haricinde geleneksel yöntemlerde bu süre birkaç saat ile birkaç gün arasında değişkenlik gösterebilir.
Günümüzde belli şartlar karşılanıyor ise implantın yapıldığı seans dahi kuronu yerleştirmek mümkün olmaktadır. Bu durum haricinde geleneksel yöntemlerde bu süre 1-3 ay arasında değişkenlik gösterebilir.
Belli şartlar altında implantlarınızın yerleştirildiği seans üzerine daimi kuronu da yerleştirmek mümkün olabilmekte ve tüm işlemler tek seansta tamamlanabilmektedir.
İmplantlar ile doğal dişler birçok yönden benzerliklere sahiptirler. Bu sebepten ötürü implantların da tıpkı doğal dişler gibi günlük bireysel bakıma ve periyodik profesyonel bakıma ihtiyaçları vardır. Bu bakımlar hekim tarafından aktarılan şekilde gerçekleştirildiğinde implantlar da doğal dişler kadar uzun süre ağızda kalabilmektedirler. Aksi takdirde çevrelerinde hastalıklar gelişebilmekte ve implant kayıpları gözlenebilmektedir.
İmplantlar hastada kontrol altında olmayan sistemik hastalık varlığında, uygun kemik desteğinin olmadığı durumlarda, bölgede aktif enfeksiyon varlığında, operasyonun steril şartlar altında gerçekleştirilmediği durumlarda iyileşme döneminde, sert ve yumuşak dokuların doğru değerlendirilmediği, implant üst yapılarınının (kuronların) hijyenik olmadığı ve temizlenebilirlik sağlamadığı durumlarda, kuron yapıştırıcı malzemelerin hekim tarafından iyi temizlenmediği, hastaların günlük bakımı sağlayamadığı ve belli aralıklarla hekim kontrolünün gerçekleştirilmediği durumlarda ise iyileşme sonrası kullanım döneminde implant kaybı gözlenebilmektedir.
Yerleştirilme planı iyi yapılmış, kuronların doğal dokuları rahatsız etmediği ve günlük temizliğe imkân tanıdığı, karşıt ve komşu dişlerle temasların doğru sağlandığı ve belli aralıklarla hekim kontrolü alan implantlar ömür boyu ağızda kalabilirler.
İmplantların bakımı üst yapıları için tercih edilen sisteme bağlı olarak değişkenlik gösterir. Standart ya da elektrikli diş fırçalarına ek olarak arayüz fırçaları, Superfloss adı verilen özel fırçalı kısımlara sahip diş ipleri ve belli durumlarda ağız duşları önerilebilmektedir. Bununla beraber en az belli aralıklarla tıpkı doğal dişlerde olduğu gibi ayrıntılı röntgenler alınarak implant çevresi kemik kayıpları değerlendirilmeli ve gerekli ise profesyonel oalrak hekim tarafından çevre temizlikleri ve ek enfeksiyon önleyici protokoller uygulanmalıdır.